11 Haziran 2013 Salı

PARABENLERiN MEME KANSERi VE ŞAŞIRTICI OLARAK TAMOKSiFEN ÜZERiNDEKi ETKiLERi HAKKINDA YENi ARAŞTIRMALAR


PARABENLERiN MEME KANSERi VE ŞAŞIRTICI OLARAK TAMOKSiFEN ÜZERiNDEKi ETKiLERi HAKKINDA YENi ARAŞTIRMALAR

Parabenler ve meme kanseri ile bağlantısı “Medical News Today” ile yeniden gündeme gelmiş ve anti-perspirantlar gibi birçok kozmetik ve banyo malzemesinde koruyucu olarak kullanılan parabenlerin östrojen benzeri bir etki göstererek meme kanseri için risk faktörü oluşturması ve meme kanserinin başlangıcı, gelişimi, ilerlemesi üzerinde parabenlerin bağlantısını araştıran sayısız klinik çalışmalara son olarak İngiltere den bir araştırma eklenmiştir. Reading Üniversitesi 2005 – 2008 tarihleri arasında mastektomi yapılan 40 hastadan alınan 160 farklı dokuyu incelemiş ve sonuçları “Journal of Applied Toxicology” de yayımlamıştır.

Dokuların % 99’unda en az bir paraben tipi, % 60 ‘ında ise 5 paraben tipi (metilparaben, etilparaben, propilparaben, butilparaben ve isobutilparaben) tespit edilmişir. En çarpıcı nokta ise kadınların birçoğunun paraben içerdiği bilinen deodorant kullanmadığını belirtmesi ve yine de dokularında parabene rastlanması olmuş ve böylelikle araştırmanın ana fikri parabenin meme dokusuna deodorantlar dışındaki kaynaklardan da girebildiğine dönüşmüştür.

Araştırma başkanı Dr. Philippa Darbre 2004 senesinde de benzer bir bulguya ulaştıklarını fakat son araştırmadaki paraben miktarının 4 kat artış gösterdiğini bulduklarını açıklamıştır. 2004 yılından günümüze kadar hepsi olmasa bile birçok üreticinin koltukaltı deodorant ve anti-perspirantlardan parabeni çıkarttığını açıkladığı halde meme dokularında bu miktarlarda rastlanmış olmasının şaşırtıcı olduğunu belirten Dr. Darbre’ nin açıklaması ardından American Cancer Society epidemiyoloji araştırmaları başkan yardımcısı Dr. Michael J. Thum ise meme dokularında bulunan parabenin meme kanserine yol açmış olabileceğine dair kesinleşmiş bir kanıt bulunmadığını ve daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtmiştir.

California Pacific Medical Center araştırmalar başkanı Dr. Willam Goodson ise metilparabenin meme kanseri tedavisi için kullanılan ilaçlar ile etkileşime girdiğinin bulunduğunu açıklamıştır. Yüksek risk grubundaki hastalardan alınan kanser-olmayan meme hücresi örneklerinin laboratuar ortamında metilparabene maruz bırakılması sonucu hücrelerin kanserli hücreye dönüşmeye başladıkları ve normal şartlarda meme kanserini önlemeye yönelik tedavide kullanılan tamoksifen adlı ilacın metilparaben ile etkileşim sonucu kanserli hale dönen hücrelerde etki göstermediğinin görüldüğü; araştırma sonucu olarak metilparabenin östrojenin kanser tetikleyici etkisini taklit ettiği ve daha da kötüsü bu doğal hormonu bypass eden ilaçların etkisini de azalttığı belirtilmiştir.

Sonuç olarak; deodorantlar ve anti-perspirantlar dışında insan vücudu cilde temas eden pek çok ürünü emebilmektedir. Şampuanlar, saç kremleri, diş macunları, kozmetik ürünler, losyonlar, güneş kremleri, hijyenik ürünler, sabunlar, makyaj malzemeleri, YiYECEK KATKILARI, PAKETLENMiŞ GIDALAR (kek, pasta, cips, süslemeler, sıvı ürünler, paketlenmiş et ürünleri, bazı hazır taze meyve paketlerindeki koruyucular, dondurulmuş gıdalar, salata sosları, mayonez, hardal, reçeller, alkolsüz içecekler, vs.) ve FARMASOTiK iLAÇLARDA da paraben bulunabilmekte olup etiketlerde; methylparaben, propylparaben, isobutylparaben, ethylparaben, butylparaben ve E216 olarak geçmektedir. Çevresel Koruma Kurumu (EPA) tarafından metabolik, gelişimsel, hormonal ve nörolojik bozukluklar ile bazı tür kanserlere yol açtığı belirtilmiş olan parbenler ayrıca kas kütlesini azaltıp yağ depolanmasına da sebep olmaktadırlar.

Ricamız; LÜTFEN daha kapsamlı araştırmalar açıklanana kadar çok iyi bir etiket okuyucu olalım; özellikle de tamoksifen v.b. gibi uzun dönemli hormon terapi ilaçları kullanıyorsak.
Zindelikler Dileriz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.