17 Ekim 2013 Perşembe
BESiN TÜRLERi VE ALKALi / ASiT DEĞERLERi BÖLÜM 2 – SEBZELER, TAHILLAR, KURUYEMiŞ VE ÇEKiRDEKLER
BÖLÜM 2 – SEBZELER, TAHILLAR, KURUYEMiŞ VE ÇEKiRDEKLER
YEŞiL YAPRAKLI SEBZELER
Yeşil yapraklı sebzeler en önemli besin grubudurlar. En iyi alkalin mineral kaynağı olan yeşil yapraklarda aynı zamanda yüksek kalitede lif ve klorofil bulunmaktadır. Anti-stres etkisi ile rahatlatıcı da olan yeşil yapraklı sebzelerdeki klorofil bir kan yapıcıdır ve doğada bulunan en iyileştirici bileşenlerdendir. 1940 senesinde Temple Üniversitesi Deneysel Patoloji bölümü direktörü Dr. Benjamin Gurskin’ in 1200 hastayı kapsayan çalışmaları sonucu American Journal of Surgery’ de yayınladığı makalede hastaların tamamında gelişme gözlemlendiği belirtilmiş, 1950 senesinde de Dr. Howard Westcott beslenmeye ilave edilen 100 miligram klorofilin ağız, adet, vücut ve kötü idrar kokularını nötralize ettiğini bulgulamıştır.
KÖK SEBZELER
Kök sebzeler doğada nötr halden asidik duruma doğru değişim gösterirler. Turplar, soğanlar ve dulavratotu kökü nötr etki gösterirken patates ve havuçlar asidik özelliktedirler.
Toksik bileşenler solanin ve çakonin tüm patateslerde bulunmakta ve başlıca mahsul olarak patatese bağlı bir beslenme stili vücuttaki A vitaminini yok etmektedir. Yüksek oranda hibridize edilmiş olan patates “zayıfları ayıkla” mantığındaki çeşitli mantarların da ilgisini çektiği için mantar ilaçları kullanılarak yetiştirilmektedirler.
KURUYEMiŞLER, ÇEKiRDEKLER, TOHUMLAR
Kuruyemiş ve çekirdekler macadamia fındıklarından kabak çekirdeklerine kadar geniş bir yelpaze içerirler. Tahıl ve pirinçlerden üretilmiş ekmek, makarna gibi ürünler de bu gruba dahil sayılmaktadırlar.
Kuruyemiş ve çekirdekler genç bitkiye çabuk büyüme potansiyeli yaratan patlayıcı özellikte fosfor bileşeni içerirler. Tüm grup asidik özellikte kabul edilse de kendi aralarında asidik düzeyleri farklılıklar göstermektedir. Örneğin; buğday darıdan, ceviz bademden daha asidik özelliklerdedir.
Çekirdek, kuruyemiş ve tohumların su içerisinde bekletilmesi asit ve enzim inhibitörlerini deaktive eder, enzim inhibitörlerinin sindirimsel zorlukları aşılır ve alkalin özelliklere ulaşılır. Yine de filizlenip yeşil yapraklar oluşmadan tam olarak alkalin kabul edilmezler.
Bir kuruyemiş ya da çekirdeğin büyüme süreci fosforik bileşenlerin kalsiyum ve bazen de silikona dönüşmesidir (örneğin; olgunlaşmış otların bıçak keskinliğindeki yüzeyleri).
Hindistancevizi suyu eğer doğal ortamdan geliyor ise hafifçe alkalindir. Tayland gibi bölgelerden gelen tatlı hindistancevizi suyu ise asidik etki göstermektedir. Hindistancevizi eti ise diğer kuruyemiş ve çekirdekler kadar olmasa da asidik kabul edilmektedir.
TAHILLAR
Pişmiş tahıllar kaba ve ilkel ürünlerdir. Metabolizmanın ana yakıt olarak yağ ve/veya protein yaktığı koşullarda nişasta içeren ekmekler aşırı kilo alımına neden olurlar. Yakıt olarak karbonhidrat şeker kullanılan metabolizmalarda ise pişirilmiş yağlar kilo aldırırlar. Filizlendirilmiş tahıllar ise pişmiş tahıllardan daha kolay sindirilebildikleri için tercih sebebidirler.
Devam edecektir…
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.