8 Eylül 2013 Pazar
KANSER KEMiKLERiNiZi RiSKE ATTIĞINDA KEMiKLERDE METASTAZ iŞARETLERiNi OKUMAK
Kanser tanısı ile baş edebilmek zordur fakat bu tanıyı yaşayan hanımların belirli bir yüzdesinin istastistiki olarak yeni bir meydan okuma ile karşılaşacağı kesindir. Kemik metastazı da bunlardan birisidir.
Kemik metastazı ana meme kanseri tümöründen ayrılan kanser hücrelerinin kan ve/veya lenf kanalları yolu ile vücudun diğer noktalarına yolculuk etmesi ile oluşur. Tedaviden sonra ortalama olarak % 0.001 lik kısmının yaşamaya devam ettiği öngörülen kanser hücrelerinin genellikle kümelenip yeni tümör oluşumunu başlattığı bölgelerin en başında ise kemikler gelmektedir. Sürecin uzunluğu kişiden kişiye büyük farklılıklar göstermekte; bazen ilk meme kanseri teşhisi sırasında bazen de tedaviden yıllar sonra ortaya çıkabilmekte, belkemiği ve leğen kemiği ise en fazla etkilenen bölgelerin başında gelmektedir.
Kemik metastazının kendisini belli ettiği bazı semptomlar şunlardır;
* Kemik ağrıları, (genellikle sürekli hafif donuk bir ağrının aralıklarla keskin acı vermesi şeklinde)
* Kırılma, çatlamalar,
* Kanda yüksek kalsiyum seviyeleri,
* Batın bölgesi ve bacaklarda uyuşukluk, hissizlik ve güçsüzlük.
Kemikler vücudumuzda düzenli olarak kendisini yenilemektedir. Osteoblast adı verilen hücreler yeni kemik oluşumunu sağlarken osteoklastlar ise eski kemik dokusunu parçalayarak yok ederler. Kanser hücreleri her iki hücre türünü de etkileyebilmekte ve sonucunda ise ya anormal kemik oluşumu ya da kemiklerde delikler ve parçalanmalar ortaya çıkmaktadır. Doktorlarınız kemik metastazından şüphelendiğinde MR, kan testleri, film ve ölçüm istemleri ile tanı konulma aşaması başlamaktadır.
Kemik metastazının genellikle tedavisi bulunmamakta ve tedaviler tümör gelişimini durdurmaya veya tümörü küçültmeye yönelik uygulanmaktadır. Kemoterapi, hormon terapisi ve radyoterapi dışında doktorlarınız semptomları hafifletmek amacı ile diğer bazı terapatik opsiyonları da (kemiklerde incelme yada fazla kemik oluşumuna bağlı olarak) göz önüne alabilmektedir.
Kemik metastazının geniş bir alana yayılmaması, kemiklerinizin kırılması riskinin oluşmaması ve gereksiz ağrılar ile başa çıkmak zorunda kalmamanız için tedavinizin veya tedavi sonrasının hangi zaman diliminde olursanız olun doktorlarınızın hedeflediği kemik yoğunluğu ölçümleriniz ile kan mineral seviye testlerinizi ihmal etmediğiniz ve kırılma, çatlama yaşamadığınız hallerde bile yukarıda belirttiğimiz ağrı, uyuşukluk ve güçsüzlük gibi semptomları fark ettiğiniz anda vakit kaybetmeden yeniden doktorlarınız ile görüşmeniz son derece yararınıza olacaktır.
Zindelikler dileriz…
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.