21 Ocak 2014 Salı

BAZI MiTLER VE GERÇEKLER

Johns Hopkins Medicine & Cleveland Clinic

MiT : Hormon reseptörü pozitif meme kanseri tedavisinden sonra soya ürünleri tüketmek nüksetme riskini arttırır.
GERÇEK : Soya üzerindeki araştırmalarda yıllar boyu çelişkiler gözlenmiştir. Soyanın belirli östrojenleri mimikleme kapasitesi olduğu kadar bazılarını da bloke edebilme yeteneği vardır. Genel anlamda ise soya sütü, soya filizi, tofu, tempeh gibi doğal besinsel formdaki soyanın güvenilir olduğu ve hayvansal süt ile protein yerine tüketildiğinde sağlığa belirgin katkıları olduğu bulunmuştur. Bununla birlikte konsantre formda işlenerek üretilen soyanın (hap, tablet, toz ve besin destekleri gibi) çok güçlü bir östrojenik aktiviteye sahip olduğu ve hormon reseptörü pozitif hastalar tarafından tüketilmesinin tavsiye edilmediği açıklanmıştır. (ç.n.: bu konu ile ilgili daha önceki bir farklı yazımızdan da yararlanabilirsiniz; http://pembeyevehayata.blogspot.com.tr/2013/06/her-soya-dan-korkmalimiyiz.html )

MiT : Geçmişte meme kanseri tanısı aldığım için hamile kalmamalıyım.
GERÇEK : Erken evre meme kanseri tanı ve tedavisinden sonra hamile kalmanın nüksetme ve/veya hayat beklentisine etkisi hakkında bir kanıt bulunmamaktadır. Genellikle tüm kanser tedavilerinizi (endokrin terapi dahil) bitirdikten sonra bir süre daha beklemeniz önerilir. Hamile kalmak için en uygun zaman hakkında belirli sihirli bir formül yoktur ve doktorunuzla tartışılması gerekmektedir.

MiT : Tamoksifen kullanıyorum, adet dönemim başlamadı ve hamile kalamam.
GERÇEK : Adet döneminizin yeniden başlamaması ya da düzensiz olması halinde bile tamoksifen sizi hamile kalmaktan korumaz. Gerçekte, tamoksifen bir fertilite ilacı olarak düşünülmüştür fakat fetüs üzerinde hasar verebilme potansiyeli bulunmaktadır. Bu ilacı kullanırken hamile kalmamaya özen göstermeniz ve her ilişki seansında hormonal olmayan formda bir doğum kontrol yöntemi kullanmanız önerilmektedir.

MiT : Mastektomiyi seçersem meme kanseri nüksü yaşamam.
GERÇEK : Hernekadar meme dokusunda nüksetme riskini fazlasıyla yokedebilse de lateral ya da bilateral mastektomi meme kanserinin vücudunuzun diğer bir bölgesinde nüksetmesi üzerinde koruyucu bir etkiye sahip değildir ve her iki durumda da doktorunuzun önerdiği kontrol düzenine kesinlikle sadık kalınmalıdır. Bilateral (çift taraflı) mastektomi sonrası geriye kalan çok az meme dokusunda ya da göğüs duvarında bir nüksetme riski olabileceği gibi, lateral (tek taraflı) mastektomi sonrasında ise mutlaka diğer meme için her yıl mamografi kontrollerine devam edilmelidir.

MiT : Kalça ve diz bölgesindeki kemik ağrıları kanserin nüksettiğinin belirtisidir.
GERÇEK : Kanserin yayıldığı fikri oldukça korkutucudur fakat gerçekte eğer kullanılıyor ise aromataz inhibitörlerinin de (Arimidex, Femara, Aromasin) kemik / eklem ağrısı ve eklem tutukluğu gibi yan etkileri de oldukça fazla gözlenmektedir. Bu etkiler aşamalı olarak yıllar içerisinde ortaya çıkabileceği gibi ilaç kullanımına başlandıktan hemen sonra da görülebilmektedir. Eğer aromataz inhibitörü kullanmıyorsanız ve/veya kemik ağrınız kötüleşir ya da sürekli bir hale gelerek hayat kaliteniz ile etkileşim göstermeye başlar ise vakit geçirmeden onkoloğunuza başvurmanız gerekmektedir. (ç.n.: AI kullanımına bağlı eklem ağrılarında egzersizin faydası ile ilgili daha önceki bir yazımıza da ek bilgi olarak göz atabilirsiniz; http://pembeyevehayata.blogspot.com.tr/2013/12/2013-san-antonio-meme-kanseri.html )

MiT : Lenfödem riski oluşmaması için ağırlık kaldırmaktan kaçınmalıyım.
GERÇEK : Düzenli gerçekleştirilen fiziksel aktivite ile ağırlık/direnç egzesizleri meme kanserinin nüksetme riskinin azaltılması üzerinde büyük öneme sahiptir. Ayrıca 2006 senesi ve sonrasında gerçekleştirilen tüm araştırmalar baz alınarak “National Lymphedema Network” tarafından yapılan açıklamalarda süpervize ağırlık antrenmanlarının lenfödem riskini düşürdüğü belirtilmiş, egzersiz şiddet ve süresinin kademeli olarak arttırılması önerilmiştir. Hiç ağırlık kaldırmamanın lenfödem riskini azaltabildiği hakkında bir kanıt bulunmamaktadır. (ç.n: egzersiz / nüksetme / lenfödem hakkındaki pekçok bilgiye web sitemizden www.pembeyevehayata.com erişebilir, ücretsiz süpervize egzersiz programlarımıza katılabilirsiniz.)

MiT : Her yıl mamografi çektirmek radyasyon riskimi yükseltir ve MRI tercih etmem gerekir.
GERÇEK : 40 yaş sonrası önerilen yıllık mamografi çekimlerinin radyasyona maruz kalma riskini yükselttiği hakkında bilimsel bir kanıt bulunmamaktadır. Rutin bir mamografik görüntülemede alınan efektif doz bir kadının üç ay boyunca çevresel faktörlerden alacağı doz ile hemen hemen eşdeğerdir. MRI (manyetik rezonans görüntüleme) ise belirgin bir yanlış-pozitif risk taşımaktadır ve A.B.D. de sadece kişisel/ailesel geçmişleri nedeni ile yüksek meme kanseri riski taşıyan kadınlar için doktorları ile tartışmaları koşuluyla önerilmektedir.

Zindelikler Dileriz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.